BA Sizi tanıyabilir miyiz?
SM Semih Mercan, Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Tarımsal Etkinlikler Şube Müdürüyüm.
BA Türkiye'de çayın tarihçesinden bahseder misiniz?
SM İlk defa 1938 yılında Türkiye'de çay ekimi gerçekleşmiş, tohumları Gürcistan'dan getirilmiş, o gün bugündür çay ekimi gerçekleştiriliyor.
BA Çaykur'un özellikleri neler?
SM Biz çok geniş bir alana yayıyılmış en yeni teknolojileri kullanan bir kurumuz. Çay işleme konusunda dünyanın en modern tesisleri bizdedir. 3 tane yaş çay işleme fabrikamız var, 3 tane paketleme fabrikamız var. Şu an için dünyanın en modern paketleme fabrikasını Rize'ye kuracağız.
BA Bu fabrikalarda ne kadar çay işleniyor?
SM Çaykur olarak 650.000 ton yaş çay yaprağı alıyoruz, özel sektör de toplam olarak 600.000 ton çay alıyor. Doğu Karadeniz'in toplam 1.250.000 ton yıllık yaş çay rekoltesi var.
BA Bu kadar rekolteden ne kadar kuru çay elde ediliyor?
SM 1.250.000 ton yaş çaydan yakaşık 200.000 - 250.000 ton kuru çay elde ediliyor.
BA Çaykur'un ürünleri nelerdir?
SM Biz Çaykur olarak daha çok siyah çay üretiyoruz ama bunun yanında yeşil çay, organik çay üretimimiz de var ve yeni başladık çok az olarak da beyaz çay üretimimiz var.
BA Çay hasatı ne zaman başlayıp ne zaman bitiyor?
SM Nisan'ın sonunda başlar hava şartlarına bağlı olarak Ekim ortası ya da Ekim sonunda biter.
BA Bu sene yaş çay yaprağı kaç liradan alındı?
SM 1 lira 58 kuruştan aldık.
BA Bu fiyat her sene neye göre belirleniyor?
SM Her sene enflasyona göre, TÜFE değerlerine göre biraz da üreticiye refah payı vermek suğretiyle fiyatlar belirleniyor.
BA Bunun tarımını yapan insanlar bununla geçinebiliyor mu?
SM Hayır sadece bunun tarımıyla geçinilemiyor. Bizde arazi çok kıt, çok değerli, dar alanlarda daha çok yamaçlarda çay tarımı yapılabiliyor. Bizde ortalama bir arazi 4 dönüm kabul edilir yani 800.000 dekar çay alanımız var 200.000'in üzerinde de üretici var, bu üreticilerin hepsi de bize kayıtlı ve ruhsatlı üreticiler. Çay üretimi bir aile ziraatidir, bir miktar ekonomik katkısı vardır ama %100 geçimini sağlamaz.
BA Gördüğüm kadarıyla çok kısıtlı ve az olan çay arazileri inşaatlara gidiyor, bunu önlemenin yolu yok mu?
SM Malesef bu az olan değerli araziler yapılaşmaya da gidebiliyor.
BA Bölgede başka tarım yapılabiliyormu, mesela meyvecilik?
SM Malesef bizim arazilerimiz ekilebilir ve sürülebilir araziler değil ve bu arazilerin %70'ine sadece çay dikilebiliyor. Çok eskiden turuç meyvesi üretilirmiş, özellikle mandalinacılık çok meşhurdu buradan bütün Türkiye'ye mandalina fidanı giderdi şimdi o da kalmadı.
BA Çay üretimi nasıl oluyor, fidanımı dikiliyor, tohumu mu?
SM Çay tohumdan dikilir, bir defa dikilir 60-70 sene yaşar.
BA Çapa, budama, ilaç gerekiyor mu?
SM Tabi budama, gübreleme var ama ilaçlama yok. İlaç kullanılması tarafımdan yasak edildi.
BA Organik çay dediniz ne farkı var?
SM Organik çay üreticilerimiz tamamen sözleşmeli üreticiler, organik tarım konusunda akredite olmuş firmalar tarafından kontrolları yapılmaktadır. Arazilerinde değil ilaç, ilaçlı gübre dahi kullanamazlar, bu arazilerde başka bir ürün dikimi dahi yasaktır. Üretimin her aşaması tamamen kontrol altında yapılıp sertifikalanarak piyasa sürülür, buna fabrikasyon aşamaları da dahildir.
BA Biz bu çayı pek piyasada görmüyoruz?
SM Bir çok yerde var, daha da yaygılaşacak.
BA Semih Bey verdiğiniz değerli bilgiler için çok çok teşekkür ederim.
SM Ben de size teşekkür ederim Banu Hanım.
|