Yağ ve yağlı maddeler dendi mi, insanın aklına hemen kolesterol geliyor. Kolesterol, söylendiği kadar korkunç bir şey mi? Hem evet, hem hayır. Aslında bu, biraz miktarına bağlı. Çok yükseldiği zaman bir tehlike oluşturduğu gerçek.
Organizmada kolesterol miktarının artmasında hayvansal yağların, piyasada satılan rafine yağların ve şekerin rolü büyük. Buna karşılık kaliteli yağlı maddeler, hiçbir kolesterol yükselmesine sebep olmuyor, öyleyse aşağıda sıralanan kaliteli yağ kaynaklarına itibar edeceksiniz:
• Soğukta bir kere ezilerek elde edilen zeytinyağları
• Hidrojenlenmemiş bitkisel yağlar
• Taze tereyağı
• Badem yağı
• Zeytin
• Yumurta
• Peynirler.
Zeytinyağı:
Zeytinyağı her zaman yar olmayan bir dost. Görünümleri ne kadar iştah açıcı olursa olsun, bütün zeytinyağlarının kaliteli oldukları iddia edilemez. Çok kez azami randıman elde edebilmek ve son damla yağı bile çıkartabilmek için, zeytin çekirdekleri ısıtılarak içine "hexane" adlı bir de kimyasal madde katılıyor. Ardından fosforik asit işleminden geçirilen yağ, sodayla nötrleştiriliyor. Renk açma işlemlerinde de karbon ve sülfürik asitli toprak kullanılıyor. 220 derece ısıda buharla da kokusu alınıyor. Bütün bu işlemlerin ne gibi tehlikeli artıklar yaratabileceğini artık varın siz hesaplayın.
Oysa en iyi zeytinyağının rafine değil, en az işlem görmüş, ilk ezilmeden elde edilen yağ olduğunu bilin.
Margarinler:
Kolesterolünü düşürmek için hiç kimsenin margarin yağı yemeye başladığını işittiniz mi? Bilin ki margarinler, hayvansal yağların veya bitkisel yağların hidrojenlenip katılaştırılmasıyla elde ediliyor. İşlemler çok yüksek ısılarda gerçekleştirildiği için, kanser yapan maddelerin de ortaya çıktığı ileri sürülüyor. Bunca tehlikenin yanı sıra margarinlerin sindirimi güç-leştirdikleri, kolesterolü artırdıkları da gerçek.
|